- büyük ana
- is., hlk.
Büyük anne
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
büyük — sf., ğü 1) Boyutları, benzerlerinden daha fazla olan (somut nesne), makro, küçük karşıtı Büyük ağaçların altında, gazinoya doğru gidiyoruz. Y. Z. Ortaç 2) Çok, ortalamayı aşan (soyut kavram) Büyük bir cevap sıkıntısı geçirdikten sonra itiraf etti … Çağatay Osmanlı Sözlük
ana — is. 1) Çocuğu olan kadın, anne Gözyaşları döken hanım herhâlde gelinin anası olacaktı. H. Taner 2) Yavrusu olan dişi hayvan 3) Dinî bakımdan aziz tanınan bazı kadınlara verilen saygı unvanı Fatma Anamız. Meryem Ana. 4) ünl. Yaşlı kadınlara… … Çağatay Osmanlı Sözlük
büyük boy — sf. Normal ölçülerden daha büyük Bir ana dans sırasında, büyük boy duvar aynalarından birini gösterdi. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
ana kent — is. 1) Bir ülkenin veya bir bölgenin çevresindeki yerleşim yerlerine ekonomik ve toplumsal yönlerden hâkim olan ve genellikle ülkenin başka ülkelerle olan her türlü ilişkisinin sağlandığı en önemli kenti, metropol, ana şehir 2) Bir ülkede büyük… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ana yol — is. Küçük yolların kendisine açıldığı büyük yol, cadde Bütün dükkânlar, manifaturacılar, bakkallar, berberler, kunduracılar bu ana yolun üzerindedir. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
ana defter — is., tic. Büyük defter … Çağatay Osmanlı Sözlük
ana kapı — is., mim. Bir yapının süslü, büyük ön kapısı, portal … Çağatay Osmanlı Sözlük
ana toplardamar — is., anat. Kirli kanı kalbin sağ kulakçığına boşaltan iki büyük toplardamardan her biri … Çağatay Osmanlı Sözlük
büyük atardamar — is., anat. Kalbin kasılması ile karıncıklardaki kanı bütün vücuda taşıyan ana atardamar … Çağatay Osmanlı Sözlük
büyük defter — is., tic. Ticari kuruluşların aylık bilanço hesaplarını gösteren defter, ana defter, defterikebir … Çağatay Osmanlı Sözlük