tepeli deve kuşu — is., hay. b. Uçma yeteneği olmayan, Yeni Gine ve Avustralya da yaşayan deve kuşu türü … Çağatay Osmanlı Sözlük
deve kuşu gibi (yüke gelince kuş, uçmaya gelince deve) — uygun şartlarda terslik çıkaran … Çağatay Osmanlı Sözlük
deve kuşu gibi başını kuma sokmak (veya gömmek) — 1) bir tehlike, bir olay karşısında yararlı olmayacağı apaçık ortada olan kaçamak bir yola sapmak 2) başkalarını aldattığını sanarak kendisini aldatmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
deve kuşuluk etmek — deve kuşu gibi başını kuma sokup gerçeklerden uzak duracağını sanmak Bu harekete sadece şımarık gözü ile bakmak deve kuşuluk etmek olur. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
deve — is., hay. b. Geviş getiren memelilerden, boynu uzun, sırtında bir veya iki hörgücü olan, yük taşımakta kullanılan hayvan (Camelus) Birleşik Sözler deveboynu deve dikeni deve dişi deve döşlü deveelması devegözü … Çağatay Osmanlı Sözlük
deve kuşuluk — is., ğu Deve kuşu gibi olma veya davranma işi Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller deve kuşuluk etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
tepeli deve kuşugiller — is., ç., hay. b. Deve kuşu familyasından olan kuş türü … Çağatay Osmanlı Sözlük
ÜMM-ÜT TÂRIK — Deve kuşu … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
Zİ'LEB(E) — Deve kuşu. * Hızlı yürüyen dişi deve … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HARA — Deve kuşu yumurtasının yeri. * Ev ortası … Yeni Lügat Türkçe Sözlük