doğaüstü

doğaüstü
sf.
Doğa yasalarına uymayan, doğa yasalarıyla açıklanamayan, tabiatüstü

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать курсовую

Look at other dictionaries:

  • keramette bulunmak — doğaüstü olaylar ortaya koymak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • batıl inanç — is., cı Doğaüstü olaylara, gizli ve akıl dışı güçlere, kehanetlere aşırı derecede bağlı boş inanç, batıl itikat …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Budizm — is., öz., din b., Fr. bouddhisme Doğaüstü kişileşmiş bir tanrı düşüncesi yerine, salt varlığı koyarak onun insanda arzu biçiminde belirdiğini, bundan da ıstırabın doğduğunu, ıstıraptan kurtulmak için var olmaktan vazgeçmek gerektiğini ileri süren …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • deniz kızı — is. Denize yakın kayalıklar üzerinde şarkı söyleyen, başı ve göğsü kadın biçiminde, belden aşağısı balık kuyruklu olduğu varsayılan doğaüstü yaratık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • din — 1. is., hlk. Bir şeyin en yüksek ve sivri noktası Birleşik Sözler din doruğu 2. is., hlk. İlmek 3. is., din b., Ar. dīn 1) Tanrı ya, doğaüstü güçlere, çeşitli kutsal varlıklara inanmayı ve tapınmayı sistemleştiren toplumsal bir kurum, diyanet Her …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • doğa — is. 1) İnsan faaliyetlerinin dışında kendi kendini sürekli olarak yeniden yaratan ve değiştiren güç, canlı ve cansız maddelerden oluşan varlığın hepsi, tabiat Deniz de pisliği doğa yoluyla temizleyemez oldu. H. Taner 2) Bir kimsenin eğilimlerinin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • fetiş — is., top. b., Fr. fétiche 1) İlkel toplumlarda doğaüstü bir güç ve etkisi olduğuna inanılan canlı veya cansız nesne, tapıncak, put 2) Uğurlu sayılan şey 3) mec. Tapınırcasına sevilen şey veya kimse …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • fetişizm — is., top. b., Fr. fétichisme 1) İlkel toplumlarda doğaüstü bir güç ve etkisi olduğuna inanılan canlı veya cansız nesnelere tapınma, tapıncakçılık, putperestlik 2) ruh b. Karşı cinsin giysi vb. şeyleriyle cinsel coşku ve doygunluk sağlama …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kabala — 1. is., İng. cabala 1) Doğaüstü varlıklarla ilişki kurma sanatı 2) din b. Yahudilerde, yazılı olarak konulmuş olan Tanrı kanunlarının yanında, ağızdan ağıza geçen din buyruklarının, İbrani felsefesinin ve efsane yazılarının tamamı 3) din b. Bu… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kâhin — is., Ar. kāhin 1) Doğaüstü yollardan gizli, bilinmeyen şeyleri, geleceği bilme iddiasında bulunan kimse F. R. Atay a bu mücadeleyi kazanacağımızı kâhinler haber vermediler. O. S. Orhon 2) din b. Yahudilerin din reisi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”