- doruk çizgisi
- is., coğ.
Yüksek dağlarda, doruk uçlarını birbirine bağlayan ve bitişik iki aklanı ayıran sınır
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
doruk — is., ğu 1) Dağ, ağaç vb. yüksek şeylerin tepesi, en yüksek yeri, zirve, şahika 2) mec. En üstün başarı düzeyi Dorukta yalnız kalmak ve doruktan başlamak ne kadar da zormuş meğer. T. Buğra 3) mec. Heyecan, sevinç, coşku vb. duygularda ulaşılan en… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çizgi — is. 1) Çizilerek veya çeşitli yollarla oluşmuş iz, çizi, hat, tahril Bu kâğıda üç çizgi çekti. Ö. Seyfettin 2) Yüz ve vücut hatlarının her biri Gözlerinin rengi, yüzünün çizgileri, boyu bosu bile değişmiyordu. O. Rifat 3) mat. Bir noktanın… … Çağatay Osmanlı Sözlük