dürbün

dürbün
is., fiz., Far. dūrbīn
1) Uzaktaki cisimlerin görüntülerini büyütmeye veya yaklaştırmaya yarayan, objektif ve oküler adlı iki mercekten oluşan optik alet, bakaç
2) Gözetleme deliği
Birleşik Sözler
Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать реферат

Look at other dictionaries:

  • Daur language — Daur Spoken in China Region Inner Mongolia, Hailar District; Heilongjiang Province, Qiqihar Prefecture; Xinjiang, Tacheng Prefecture Native speakers 96,085  (1999) La …   Wikipedia

  • Mongol (peuple) — Mongols Pour les articles homonymes, voir Mongol (homonymie). Mongols …   Wikipédia en Français

  • Mongols — Pour les articles homonymes, voir Mongol (homonymie). Mongols Gengis Khan, représentant notable des Mongols …   Wikipédia en Français

  • Peuple mongol — Mongols Pour les articles homonymes, voir Mongol (homonymie). Mongols …   Wikipédia en Français

  • Liste der Sternbilder in verschiedenen Sprachen — Sternbild Großer Bär = Большая Медведица = Büyük Ayı = 大熊座 = الدب الأكبر = Orsa Maggiore usw. In der folgenden Liste der Sternbilder in verschiedenen Sprachen werden die Bezeichnungen der 88 von der Internationalen Astronomischen Union (IAU)… …   Deutsch Wikipedia

  • дурбин — (тур. durbun) оптички инструмент за набљудување на далечни предмети може да биде за едно око (монокуларен) или за две очи (бинокуларен), двоглед …   Macedonian dictionary

  • açıklık — is., ğı 1) Açık olma durumu, aleniyet 2) Uzaklık, mesafe 3) Bitki örtüsü olmayan, çıplak yer 4) Boş ve geniş yer 5) Bir yerin uzaklara kadar bakılabilecek ve bakanın içinde ferahlık doğuracak durumda olması Kırlardaki açıklık insanı dinlendirir.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ayna — is., Far. āyīne 1) Işığı yansıtan, varlıkların görüntüsünü veren, cilalı ve sırlı cam, gözgü, mirat Ben onun aynada saçlarına değil, bana baktığını gene aynadan görüyordum. T. Buğra 2) Karagöz oyununda perde 3) Doğramacılık ve yapıcılıkta çerçeve …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bakaç — is., cı, fiz. 1) Dürbün 2) Vizör …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • büyütme — is. 1) Büyütmek işi 2) Birisi tarafından yetiştirilmiş kimse O, filancanın büyütmesidir. 3) gök b. Uzakta duran cisimlere dürbün vb. bir araçla bakıldığında cismi gören açının çıplak gözle bakıldığı zamanki açıya oranı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”