el işi kâğıdı

el işi kâğıdı
is.
Kesip yapıştırma işlerinde kullanılan bir yüzü parlak renkli kâğıt

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужен реферат?

Look at other dictionaries:

  • el işi — is. 1) Makine kullanmadan el emeği ile yapılan iş Şükran masanın önünde abajurlu bir lamba ışığında bir el işiyle meşguldü. R. N. Güntekin 2) Okullarda kâğıt, mukavva, tahta vb. ile yaptırılan çalışmalar 3) İşleme Birleşik Sözler el işi kâğıdı… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kâğıt — is., dı, Far. kāġaẕ 1) Hamur durumuna getirilmiş türlü bitkisel maddelerden yapılan, yazı yazmaya, baskı yapmaya, bir şey sarmaya yarayan kuru, ince yaprak Yazı kâğıdı. Duvar kâğıdı. Sigara kâğıdı. 2) sf. Bu yapraktan yapılmış Gece hafif… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • aşı — is., kim. 1) Birtakım hastalıklara karşı bağışıklık sağlamak için vücuda verilen, o hastalığın mikrobuyla hazırlanmış eriyik 2) Bu eriyiğin uygulanması Çiçek aşısı. Kolera aşısı. Tifo aşısı. 3) Bir ağacın dalı veya gövdesi üzerine, aynı… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • basma — is. 1) Basmak işi 2) Gazete, dergi, kitap vb. bası ile hazırlanmış yazılı şeyler, matbua 3) İskambil kâğıdı ile oynanan bir oyun 4) Üzerinde bası ile yapılmış renkli biçimler bulunan pamuklu kumaş O güne kadar bir okka üzüm, bir arşın basma… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • boş — sf. 1) İçinde, üstünde hiç kimse veya hiçbir şey bulunmayan, dolu karşıtı Yaralı kaymakamla iki emir eri de boş kalan kompartımana rahatça yerleştiler. A. Gündüz 2) Görevlisi olmayan (iş, görev), münhal Boş kadro. 3) Yapılacak işi olmayan, işsiz… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • havale — is., Ar. ḥavāle 1) Bir işi bir başkasının sorumluluğuna bırakma, ısmarlama, devretme Bütün belgelerin bakanlığa havalesi gerekiyor. 2) Banka, postane vb. aracılığıyla gönderilen para Ay başında havaleyi postaneye yatırdım. 3) Postane, banka vb.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • imza — is., Ar. imżāˀ 1) Bir kimsenin, bir yazının altına bu yazıyı yazdığını veya onayladığını belirtmek için her zaman aynı biçimde yazdığı ad veya işaret Mektubun sonunda imzamı görür görmez kim bilir ne kadar şaşıracaksın. Y. K. Karaosmanoğlu 2)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kopya — is., İt. copia 1) Bir sanat eserinin veya yazılı bir metnin taklidi, asıl karşıtı Edebiyatımız iptidai, resmimiz basit, felsefemiz kopya, okuma yazma bilmek bir irfan sayılıyor. P. Safa 2) Suret çıkarma işi 3) Bir sınavda soruları cevaplamak için …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kurutma — is. Kurutmak işi Birleşik Sözler kurutma kabı kurutma kâğıdı kurutma makinesi ambarda kurutma …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tuvalet — is., Fr. toilette 1) Yıkanma, tıraş olma, giyinme, süslenme, taranma işi Başımı, tuvaletimi ve makyajımı bile ezbere yapacağım, aynada kendi yüzümü görmeyeceğim. P. Safa 2) Abiye Asıl mühimi oyun için bir giyecek şey, yeni, açık bir tuvalet. T.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”