- en azından
- zf.
En azı ile, hiç olmazsa
Park, benzersizliği ve en azından ilk oluşuyla kasabalılara övünç vereceğe benzemektedir.
- T. Buğra
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Park, benzersizliği ve en azından ilk oluşuyla kasabalılara övünç vereceğe benzemektedir.
- T. BuğraÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Taner Akçam — Altuğ Taner Akçam (born October 23 1953) is a Turkish historian and sociologist. He is one of the first Turkish academics to acknowledge and openly discuss the Armenian Genocide. [cite web url=http://www.zoryaninstitute.org/Announcements/announcem… … Wikipedia
az — sf. 1) Nicelik, nitelik, güç, süre, sayı bakımından eksik Heykel konularının parmakla sayılacak kadar az olduğunu ileri sürüyordu. B. R. Eyuboğlu 2) zf. Alışılmış olandan, umulandan veya gerekenden eksik olarak Birleşik Sözler az az az buçuk az… … Çağatay Osmanlı Sözlük
duygulanım — is. 1) Etkilenme, duygulanma Ona en azından iyi duygulanımlar vermem gerekirken üzüyorum onu. E. Bener 2) fel. Duyarlığın harekete geçişi 3) fel. Bir ruh durumunun dış sebeplerle değişmesi 4) fel. Tutkudan daha düzenli ancak daha güçsüz olan… … Çağatay Osmanlı Sözlük
en — 1. is., hlk. Hayvanlara veya eşyaya vurulan damga, işaret 2. zf. Başına geldiği sıfatların üstün derecede olduğunu gösteren kelime Avucumu yumduğum zaman ailemin en kuvvetli erkekleri bile parmaklarımı açamazlardı. R. N. Güntekin Birleşik Sözler… … Çağatay Osmanlı Sözlük
istiskal — is., li, esk., Ar. istiṣḳāl Soğuk davranışlarla hoşlanmadığını belli etme Çoğundan istiskal, pek azından itibar gördü. F. R. Atay Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller istiskal etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
laakal — zf., esk., Ar. lāaḳall En azından, hiç olmazsa Büyük hanın altında sıra kahveler vardır ya; her birinde laakal iki, üç dava vekiline tesadüf edilir. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
bağ babadan, zeytin dededen kalmalı — bağ, bir kuşak geçecek kadar yaşlandıktan sonra bol ürün verir, zeytinin bol ürün verebilmesi için en azından iki kuşaklık bir zaman geçmelidir anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
su içinde — en azından, kolaylıkla Bu masa su içinde on bin lira eder … Çağatay Osmanlı Sözlük
bârî — (F.) [ یرﺎﺑ ] hiç olmazsa, en azından … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
lâakal — (A.) [ ﻞﻗاﻻ ] en azından, hiç olmazsa … Osmanli Türkçesİ sözlüğü