- füzesavar
- is., ask., Fr. fusée + T. savar
Saldırı nitelikli füzeleri etkisiz duruma getirmek amacıyla üretilen savunma sistemi
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
füze — is., Fr. fusée Bir yanıcı ve bir yakıcı maddenin sürekli olarak yanmasından doğan itiş gücü ile hareket eden düzenek Birleşik Sözler füzeatar füzesavar … Çağatay Osmanlı Sözlük
savmak — i, den, ar 1) İstenmeyen birini yanından uzaklaştırmak Böylece Arif Ağayı başımızdan savar ve sizinle bir mehtap gezintisi yaparız. R. N. Güntekin 2) i Sıkıcı bir durumu geçirmek, atlatmak, savuşturmak, defetmek Kendini unutturmak ve bu ziyareti… … Çağatay Osmanlı Sözlük