ilk ağızda

ilk ağızda
zf.
Önce, öncelikle, ilk iş olarak, her şeyden önce

Birkaç hastalığın birden hücumuna uğradı. İlk ağızda büyük canlılığı ve iyimserliği ile bir bir onlardan kurtuldu.

- H. Taner

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • ilk — sf. 1) Zaman, sıra, yer ve önem bakımından ötekilerden önce gelen, son karşıtı Gözlerini açınca ilk işi saatine bakmak oldu. Y. K. Karaosmanoğlu 2) is. Herhangi bir şeyin en önde olanı, önce geleni İnsanı insan yapan duyguların ilkidir aşk. N.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ILK — Sakız. * Ağızda çiğnenen şey …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • ağız — 1. is. Yeni doğurmuş memelilerin ilk sütü 2. is., ğzı, anat. 1) Yüzde, avurtlarla iki çene arasında, ses çıkarmaya, soluk alıp vermeye ve besinleri içine almaya yarayan boşluk 2) Bu boşluğun dudakları çevrelediği bölümü Küçük bir ağız. 3)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dokuzlu — sf. 1) Dokuz parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden dokuz tane bulunan 2) is. İskambil, domino vb. oyunlarda dokuz işaretini taşıyan kâğıt veya pul Resimli kâğıtlardan sonra ilk ağızda, onlularla dokuzlular gelir. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • iftariyelik — is., ği Ramazanda iftar açmak için ilk ağızda yenilecek ve içileceklerin tümü …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”