- işaret parmağı
- is.
Elde, başparmaktan sonraki parmak, şehadet parmağı, gösterme parmağı
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
işaret — is., Ar. işāret 1) Anlam yükletilen şey, anlamlı iz, im Noktalama işaretleri. 2) Belirti, gösterge, alamet 3) El, yüz hareketleriyle gösterme Artık işaretleri bırakmış, konuşuyor, bir taraftan da saçlarını düzeltiyor. R. H. Karay Birleşik Sözler… … Çağatay Osmanlı Sözlük
gösterme parmağı — is. Elde başparmaktan sonraki parmak, işaret parmağı, şehadet parmağı … Çağatay Osmanlı Sözlük
şehadet parmağı — is. Gösterme parmağı, işaret parmağı Sağ elinin şehadet parmağını büktü, çaktırmadan ısırmaya başladı. A. Gündüz … Çağatay Osmanlı Sözlük
salavat parmağı — is. İşaret parmağı Dur bak ben sana neler yaparım diye salavat parmağından maadasını yumarak ve yalnız o parmağını kaldırarak verilen tembih ve tehdit işareti gibi bir şey oldu. A. Mithat … Çağatay Osmanlı Sözlük
parmak — is., ğı, anat. 1) İnsanda ve bazı hayvanlarda ellerin ve ayakların son bölümünü oluşturan, boğumlu, oynak, uzunca organların her biri Uzun, sinirli parmakları locanın kenarında uzanmış, boksörün kulağını koparıyordu. R. N. Güntekin 2) sf. Eni bu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sebbâbe — (A.) [ ﻪﺑﺎﺒﺱ ] işaret parmağı, şehadet parmağı … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
çimdiklemek — i 1) Bir kimsenin etini başparmakla işaret parmağı arasında kıstırarak sıkıp acıtmak 2) Bir bütünden küçük küçük parçalar koparmak Bu ekmeği kim çimdiklemiş? … Çağatay Osmanlı Sözlük
makas almak — argo yanağı orta parmak ile işaret parmağı arasına alıp sıkıştırmak, makaslamak … Çağatay Osmanlı Sözlük