kanı sıcak

kanı sıcak
sf., -ğı
Sevimli, kendini çabuk sevdiren (kimse)

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать реферат

Look at other dictionaries:

  • sıcak — sf., ğı 1) Yakmayacak derecede ısısı olan, yakmayacak kadar ısı veren, soğuk karşıtı Yorganın altında sıcak göz yaşları dökerek gecelerce beklemişti. O. Kemal 2) Isısı yüksek olan, çok ısınmış Kız kardeşim ikindiüzeri bana sıcak, limonlu bir… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kan — is. 1) Atardamar ve toplardamarların içinde dolaşarak hücrelerde özümleme, yadımlama görevlerini sağlayan plazma ve yuvarlardan oluşmuş kırmızı renkli sıvı Cebinden çıkardığı mendille ellerine bulaşan kanları silerek haykırdı. Ö. Seyfettin 2) mec …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • fıldır — sf. Çabuk, hızlı, telaşlı Kara yağız, az tombul, fıldır göz, son derece kanı sıcak biridir. S. Birsel …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • LEYYİN-ÜL CÂNİB — Görüşülmesi kolay, mütevâzi, kibirsiz kimse. Kanı sıcak insan …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • dağlamak — i 1) Kızgın bir demirle hayvan derisine damga vurmak 2) Akan kanı dindirmek veya hasta bölümleri ortadan kaldırmak için vücudun bir yerini kızdırılmış bir metal araçla yakmak Kızgın maşa demirini al da kollarını dağla dese dağlayacakmışım. O. C.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kanlanmak — nsz 1) Kan bulaşmak Sargı kanlandı. 2) Kanı çoğalmak 3) Bir organda kan birikmek Kanlanan gözlerinden sıcak yaşlar akıyor, heyecan ve yorgunluğundan nefesi tıkanıyordu. Ö. Seyfettin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”