- kara yel
- is., meteor.
Kuzeybatıdan esen, genellikle soğuk, bazen fırtına niteliğinde yel, keşişleme karşıtı
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
yıldız kara yel — is. 1) Kara yel ile kuzey arasında esen yel 2) Kuzey ile kuzeybatı arası … Çağatay Osmanlı Sözlük
yel — is. 1) Havanın yer değiştirmesinden oluşan esinti, rüzgâr 2) hlk. Romatizma ağrısı 3) hlk. Kalın bağırsaktaki gaz Birleşik Sözler yel değirmeni yelkesen yelkıran yelkovan yelölçer yel yepelek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kara — 1. is. 1) En koyu renk, siyah, ak, beyaz karşıtı 2) sf. Bu renkte olan Kara gözlüm efkârlanma gül gayri / İbibikler öter ötmez ordayım. B. S. Erdoğan 3) Esmer 4) sf., mec. Kötü, uğursuz, sıkıntılı 5) mec. Yüz kızartıcı durum, leke 6) mec. İftira… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kara yeli — is., meteor. Yaz geceleri karadan denize doğru esen yel … Çağatay Osmanlı Sözlük
keşişleme — is., coğ. 1) Güneydoğudan esen yel, akça yel, kara yel karşıtı 2) Pusulada güneydoğuyu gösteren yön … Çağatay Osmanlı Sözlük
καράγιαλης — ο δημώδης ονομασία τού βορειοδυτικού ανέμου, μαϊστροτραμουντάνα, ο σκείρων τών αρχαίων. [ΕΤΥΜΟΛ. < τουρκ. kara yel «μαύρος άνεμος»] … Dictionary of Greek
değişmek — nsz 1) Başka bir biçim veya duruma girmek, tahavvül etmek Ben gelirken yarım saat içinde hava değişmiş, kara yel kudurmuştu. S. F. Abasıyanık 2) Yerine başka şey veya kimse gelmek Eskiler arasında duvardaki saatli maarif takvimleri de değişmiş… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yıldız — is. 1) Güneş ve ay dışında gökyüzünde görülen ışıklı gök cisimlerinden her biri Baktık geceden fecre kadar ellerde / Yıldızlara yükselen kadehler gördük. Y. K. Beyatlı 2) Meşhur sinema ve müzikhol sanatçısı, star Bir keresinde de bir yerli opera… … Çağatay Osmanlı Sözlük
List of cities, towns and villages in Turkmenistan — An A Z list of settlements in Turkmenistan. For a list of the main cities and towns see List of cities in Turkmenistan *Adzhi *Adzhikui *Adzhiyab *Agar *Ahal *Ak *Ak Altyn *Ak Bay *Akbogaz *Ak Bulak *Akdash *Ak Dashayak *Akdepe *Ak Gaudan… … Wikipedia
ak — is. 1) Kar, süt vb.nin rengi, beyaz, kara ve siyah karşıtı 2) sf. Bu renkte olan Ablak yüzlü, kısa kesilmiş ak sakallı bir adamdı. M. Ş. Esendal 3) Beyaz leke Bir gözünde ak var. 4) Bazı şeylerde beyaz bölüm Yumurta akı. Gözün akı. 5) sf., mec.… … Çağatay Osmanlı Sözlük