- kara yer
- is., hlk.
Mezar, sin, gömüt
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
yer — is., gök b. 1) Dünya 2) Bir şeyin, bir kimsenin kapladığı veya kaplayabileceği boşluk, mahal, mekân İzinsiz bir yere gitmek ne haddime? M. Ş. Esendal 3) Gezinilen, ayakla basılan taban Ayıp bir şey gördü mü kulaklarına kadar kızarıyor, gözünü… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kara — 1. is. 1) En koyu renk, siyah, ak, beyaz karşıtı 2) sf. Bu renkte olan Kara gözlüm efkârlanma gül gayri / İbibikler öter ötmez ordayım. B. S. Erdoğan 3) Esmer 4) sf., mec. Kötü, uğursuz, sıkıntılı 5) mec. Yüz kızartıcı durum, leke 6) mec. İftira… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kara kuvvetleri — is., ç., ask. 1) Bir ülkeyi karadan gelecek saldırı ve tehlikeye karşı korumak amacı ile kurulan askerî teşkilat 2) Silahlı kuvvetler içinde yer alan kara ordularının tümü … Çağatay Osmanlı Sözlük
kara pazar — is. Piyasada olmayan malların gizli olarak yüksek fiyatla satıldığı yer … Çağatay Osmanlı Sözlük
kara — bak. nazar et; siyah, kuru, yer, deniz kenari, sahil, adak … Çağatay Osmanlı Sözlük
Aşık Reyhani — ( * ca. 1932 in Pasinler; † 11. Dezember 2006 in Bursa) war ein Volksdichter und Bağlama Spieler der Türkei. Inhaltsverzeichnis 1 Leben 2 Wirken 3 Werke … Deutsch Wikipedia
say — kara taşlık yer III, 158 vücuda giyilen zırh, III, 158 § say yarık; demir göğüslük III, 15, 158 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
saygırmak — yer kara taşlı olayazmak. III, 193 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
sayıkmak — yer kara taşlı 0111 II I, 189, 190 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
Alttürkischer Glaube — Die Darstellung der tengristischen Drei Welten Kosmologie auf einer Schamanentrommel [3] … Deutsch Wikipedia