- katı yağ
- is.
Don yağı, parafin gibi normal sıcaklıktayken katı durumda bulunan yağ
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
yağ — is. 1) Birleşiminde stearik, oleik, palmitik asitlerle gliserin bulunan ve bunların oranlarına göre kıvamları değişen bitkisel veya hayvansal madde 2) Vazelin, mazot gibi yağları andıran ve sanayide kullanılan bir mineral madde Yağı tükenmiş… … Çağatay Osmanlı Sözlük
katı — 1. sf. 1) Sert, yumuşak karşıtı Bu hâl, onu ilk defa giyilen katı gömlek gibi sıkıyordu. F. R. Atay 2) mec. Hoşgörüsüz, acımasız, merhametsiz, zalim Katı yürekli. Katı davranış. 3) mec. Düşünce ve davranışlarında belli ilkelere sıkı sıkıya bağlı… … Çağatay Osmanlı Sözlük
inek yağı — is. İnek sütünden yapılan katı yağ … Çağatay Osmanlı Sözlük
vejetalin — is., Fr. végétaline Bazı bitkilerden çıkarılan ve sadeyağ yerine kullanılan katı yağ … Çağatay Osmanlı Sözlük
taş — is. 1) Kimyasal veya fiziksel durumu değişiklikler gösteren, rengini içindeki maden, tuz ve oksitlerden alan sert ve katı madde Kireç taşı. Oltu taşı. 2) sf. Bu maddeden yapılmış, bu maddeden oluşmuş 3) Bazı yerlerde ve işlerde kullanılmak için… … Çağatay Osmanlı Sözlük
don yağı — is. 1) Normal sıcaklıkta katı durumda bulunan ve içyağlarının eritilmesiyle elde edilen hayvansal yağ 2) sf., mec. Soğuk ve sevimsiz (kimse) Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller don yağı gibi … Çağatay Osmanlı Sözlük
yürek — is., ği, anat. 1) Kalp 2) Bir kimsenin ruhsal yönü, gönül Fazıla Hanım ın elleri terliyor, yüreği sarsılıyordu. S. F. Abasıyanık 3) Kupa (I) 4) mec. Herhangi bir şeyden çekinmeme, korkmama, yüreklilik, korkusuzluk, cesaret Bu iş yürek ister. 5)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
e-3, ei-, i-, fem. ī- (*ḫeĝ(h)om) — e 3, ei , i , fem. ī (*ḫeĝ(h)om) English meaning: this, etc. (demonstrative stem); one Note: Root e 3, ei , i , fem. ī : “this, etc. (demonstrative stem); one” derived from the reduced Root eĝ , eĝ(h)om, eĝō : “I”. Indic languages … Proto-Indo-European etymological dictionary