- kelamıkibar
- is., esk., Ar. kelām + kibār
Özdeyiş
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
kelam — is., esk., Ar. kelām 1) Söz Mecliste arif ol kelamı dinle / El iki söylerse sen birin söyle. Karacaoğlan 2) Söyleyiş biçimi, söyleme 3) din b. Tanrı nın varlığını ve İslam dininin doğruluğunu konu edinen bilim Birleşik Sözler Kelamıkadim… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kibar — sf., Ar. kibār 1) Davranış, düşünce, duygu bakımından ince, nazik olan (kimse) İşte senin bu kibar, bu efendi hâllerine bayılıyorum. Y. Z. Ortaç 2) Seçkin, değerli Fazla bolluk da görmemiş bir ailenin kibar eşyaları sessiz bir şekilde âdeta hitap … Çağatay Osmanlı Sözlük
özdeyiş — is. Bir düşünceyi, bir duyguyu, bir ilkeyi kısa ve kesin bir biçimde anlatan, genellikle kim tarafından söylendiği bilinen özlü söz, vecize, kelamıkibar, aforizm Kitabındaki her bölümün başına seçkin düşünürlerin ve sanatçıların konuşma sanatına… … Çağatay Osmanlı Sözlük