- açık bono
- is., tic.
Para hanesi boş bırakılarak imza edilen bono, açık senetAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
açık bono vermek — (birine) sınırsız yetki tanımak … Çağatay Osmanlı Sözlük
açık — sf., ğı 1) Açılmış, kapalı olmayan, kapalı karşıtı Açık pencerenin önünde denize karşı saatlerce dertleştik. R. N. Güntekin 2) Engelsiz Açık yol. 3) Örtüsüz, çıplak Açık baş. 4) Boş Kâğıtta açık yer kalmadı. 5) Görevlisi olmayan, boş (iş, görev) … Çağatay Osmanlı Sözlük
bono — is., huk., İt. buono Belirli bir sürenin sonunda, belirli bir paranın, belirli bir kimseye ödeneceğini belirten senet, emre muharrer senet Birleşik Sözler açık bono ara bono hazine bonosu tasarruf bonosu Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller bono… … Çağatay Osmanlı Sözlük
açık senet — is., di, tic. Açık bono … Çağatay Osmanlı Sözlük
açık hesap — is., bı, tic. Peşin para veya bono vermeden yapılan alışveriş … Çağatay Osmanlı Sözlük
ara — is. 1) İki şeyi birbirinden ayıran uzaklık, açıklık, aralık, boşluk, mesafe 2) İki olguyu, iki olayı birbirinden ayıran zaman, fasıla 3) Kişilerin veya toplulukların birbirine karşı olan durumu veya ilgisi Öğrenciyle öğretmenin arasının daima iyi … Çağatay Osmanlı Sözlük
dolaşım — is. 1) Dolaşma işi 2) Para ve para yerine geçen bono, senet vb. geçerli olma, sürümde bulunma, sürüm, geçerlik 3) Mal veya paranın elden ele dolaşması, dolanım, sirkülasyon, para dolaşımı 4) anat. Kan dolaşımı Birleşik Sözler açık dolaşım sistemi … Çağatay Osmanlı Sözlük