- merdiven altı
- is.
Katlar arasındaki merdivenlerin altında kalan boşluk
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
merdiven — is., Far. nerdubān Bir yere çıkmaya veya bir yerden inmeye yarayan basamaklar dizisi Bu merdivenleri yapıldığı günden beri bu kadar telaşla çıkmamışımdır. Y. Z. Ortaç Birleşik Sözler merdiven altı merdiven boşluğu merdivenevi merdiven korkuluğu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yer altı merdiveni — is. İşlek yollarda yayalar için yolun altına yapılan merdiven Kadınlar yer altı merdivenini inip karşı taraftan çıktılar. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
alt — is. 1) Bir şeyin yere bakan yanı, zir, üst karşıtı Pantolonlarımızı şiltelerimizin altına seriyoruz, onlar bütün hafta orada ütüleniyor. Z. O. Saba 2) Bir nesnenin tabanı Ayağındaki altları nalçalı koca bahçıvan kunduraları ile ona yetişmesi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
taşlık — sf., ğı 1) Taşı bol, taşlı (yer) Atları erlerden birine bıraktılar, inişli yokuşlu taşlık bir keçi yolundan yürüdüler. R. H. Karay 2) is. Taşla döşenmiş avlu, sofa, merdiven altı vb Sokak kapısı vuruldu. Taşlıkta kadın sesleri duyuldu. M. Ş.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
baş — 1. is., anat. 1) İnsan ve hayvanlarda beyin, göz, kulak, burun, ağız vb. organları kapsayan, vücudun üst veya önünde bulunan bölüm, kafa, ser Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. N. Cumalı 2) Bir topluluğu yöneten kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük