oldum olası

oldum olası
zf.
Eskiden beri, kendimi bildiğimden beri, oldum bittim, oldum olasıya

Biz bu meslek kusurundan oldum olası kendimizi kurtaramamış ve hâlâ kurtaramamaktayız.

- B. Felek

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно сделать НИР?

Look at other dictionaries:

  • oldum bittim — zf. Oldum olası Ben oldum bittim ağlamaya dayanamam. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • oldum olasıya — zf. Oldum olası …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • olmak — nsz, ur 1) Meydana gelmek, varlık kazanmak, vuku bulmak En şiddetli münakaşa, kumpanyanın ismi için oldu. S. F. Abasıyanık 2) Gerçekleşmek veya yapılmak 3) Bir görev, makam, san veya nitelik kazanmak Okumak, eczacı olmak bu sayılı inatlarından… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Ajda Pekkan — (* 12. Februar 1946 in İstanbul) ist eine türkische Popmusikerin und Schauspielerin. Inhaltsverzeichnis 1 Leben 2 Diskografie 2.1 Alben 2.2 …   Deutsch Wikipedia

  • Pekkan — Ajda Pekkan (* 12. Februar 1946 in İstanbul) ist eine türkische Popmusikerin und Schauspielerin. Inhaltsverzeichnis 1 Jugend 2 Anfänge 3 Diskografie 3.1 Alben …   Deutsch Wikipedia

  • ihtiyarlama — is. İhtiyarlamak işi, yaşlanma Ben oldum olası ihtiyarlığın ve ihtiyarlamanın lehindeyim. B. Felek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kredi — is., ekon., Fr. crédit 1) Borç ödemede güvenilir olma durumu Piyasada kredisi var. 2) ekon. Ödünç alınan veya verilen mal, para Kredi almada, senet ödemede, şunda bunda oldum olası kolaylık göstermişlerdir. A. İlhan 3) mec. Güven, saygınlık,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kusur — is., Ar. ḳuṣūr 1) Eksiklik, noksan, nakısa Biz bu meslek kusurundan oldum olası kendimizi kurtaramamışız ve hâlâ kurtaramamaktayız. B. Felek 2) Özür 3) Bilerek veya bilmeyerek bir işi gereği gibi yapmama 4) Elverişsiz durum Birleşik Sözler ağır… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ocak — is., ğı 1) Ateş yakmaya yarayan, pişirme, ısıtma, ısınma vb. amaçlarla kullanılan yer Üç balıkçı güneş batarken kumların üzerine iki taştan bir ocak yaptılar ve ateş yaktılar. Halikarnas Balıkçısı 2) Şömine Ocağın önünde oturup acayip bir… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • lehinde olmak — 1) bir şeyin tarafını tutmuş olmak Ben oldum olası ihtiyarlığın ve ihtiyarlamanın lehindeyim. B. Felek 2) birinin yararına olmak 3) bir kimseyi desteklemek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”