öğütücü

öğütücü
sf.
1) Öğütme özelliği olan
2) is. Öğütme işini yapan makine
3) is. Kâğıtçılıkta gerekli özelliklerdeki kâğıt veya karton hamuruna istenen bazı özellikleri kazandırmak için sulu ortamda elyaflı maddelerin işlenmesinde kullanılan diskli veya konik rotor ve statoru olan makine
Birleşik Sözler

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • öğütücü diş — is. Azı dişi, azı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • azı — is. 1) Köpek dişlerinden sonra içeriye doğru, alt ve üst çenenin iki yanında beşer tane bulunan ve yiyecekleri öğütmeye yarayan dişlerin ortak adı, azı dişi, öğütücü diş 2) hlk. Öküz arabalarında ön ve arka yastıkları dingile bağlayan ağaç çivi… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • diş — is. 1) Çene kemiklerinin üstüne dizili, ısırıp koparmaya ve çiğnemeye yarayan sert, beyaz organlardan her biri 2) Çark, testere, tarak vb. çentikli şeylerdeki çıkıntıların her biri Çarkın dişleri tebessüm eder gibi tatlı bir ses çıkardı. S. F.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • taşlık — sf., ğı 1) Taşı bol, taşlı (yer) Atları erlerden birine bıraktılar, inişli yokuşlu taşlık bir keçi yolundan yürüdüler. R. H. Karay 2) is. Taşla döşenmiş avlu, sofa, merdiven altı vb Sokak kapısı vuruldu. Taşlıkta kadın sesleri duyuldu. M. Ş.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • TAHİNE — (C.: Tavâhin) Öğütücü diş, azı dişi …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TAVAHİN — (Tâhine. C.) Azı dişleri, öğütücü dişler …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”