- öteye beriye
- zf.
Çeşitli yerlere
Gözleri ateşler saçarak telaşlı ve heyecanından çatlayacak gibi öteye beriye gidip geliyordu.
- A. Ş. Hisar
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Gözleri ateşler saçarak telaşlı ve heyecanından çatlayacak gibi öteye beriye gidip geliyordu.
- A. Ş. HisarÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
artılmak — öteye beriye koşmak, kalkmak, sendelemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
urunmak — öteye beriye kendini atmak, çabalamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
beri — is. 1) Konuşanın önündeki iki uzaklıktan kendisine daha yakın olanı Biraz beriye geliniz. 2) sf. Bu uzaklıkta bulunan Ağaçlardan, karanlığın beri tarafına doğru bir nehir akışı var. S. F. Abasıyanık 3) e. den bu yana Kar sabahtan beri yağmıştı. S … Çağatay Osmanlı Sözlük
kurulanmak — nsz 1) Kurulama işi yapılmak veya kurulama işine konu olmak Tabaklar kurulandı. 2) Kendini kurulamak Bir sürü memurun öteye beriye girip çıktıkları, mendilleriyle kurulandıkları ... görülüyor. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
öte — is. 1) Konuşanın temel olarak aldığı bir şeyden daha uzak olan yer veya şey, mavera Köşklerin biraz ötesinde köy kulübelerine benzer derme çatma evler görülürdü. R. E. Ünaydın 2) Bir şeyin arkadan gelen bölümü İşin ötesi kolay. 3) sf. Bulunulan… … Çağatay Osmanlı Sözlük
tez canlı — sf. Aceleci ... öteye beriye aceleyle uçup gelen tez canlı, tiz sesli kırlangıçlar... A. Ş. Hisar … Çağatay Osmanlı Sözlük
yüpürmek — nsz, hlk. Telaşla öteye beriye koşmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
TEKÂPU — f. Öteye beriye seğirtme. Telâşla koşarak birşeyler araştırma. * Dalkavukluk … Yeni Lügat Türkçe Sözlük