paralık

paralık
sf., -ğı
Herhangi bir para değerinde olan
Birleşik Sözler

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • beş paralık — sf., ğı Değersiz, aşağılık, bayağı, bir paralık Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller beş paralık etmek beş paralık olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • iki paralık — sf., ğı Değersiz, önemsiz Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller iki paralık etmek iki paralık olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • on paralık — sf., ğı Değeri çok az veya değersiz, hiç Eskiden böyle şeylere biraz aldırırdım, şimdi on paralık etkisi yok. H. E. Adıvar Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller on paralık etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bir paralık — sf., ğı Beş paralık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • iki paralık etmek — (birini) değerini, onurunu düşürmek Talebeliğin şerefini iki paralık etmişti gene. R. Ilgaz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • beş paralık olmak — zor durumda kalmak, dile düşmek, rezil olmak Onuru yaptığı bu hatadan dolayı beş paralık oldu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • iki paralık olmak — (biri) değerini, onurunu yitirmek Herifi enseleyemezsem diye, aklı başından gidiyordu. Mahalledeki on beş yıllık bekçilik haysiyeti iki paralık olacaktı. S. Kocagöz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bir paralık etmek — çok utanacak, işe yaramaz bir duruma düşürmek Burnumuzun dibinde araba soydular, namusumuzu bir paralık ettiler. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kırk paralık — sf., ğı Oldukça değersiz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • beş paralık etmek — zor durumda bırakmak, dile düşürmek, rezil etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”