Püskürtme sıva.
Kızın ipek çorapları püskürtme çamur içinde kalmıştı.
- H. TanerÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
püskürtme makinesi — is. Püskürteç … Çağatay Osmanlı Sözlük
püskürtme tabancası — is. Vernik veya boya sıvılarını basınçlı hava yardımı ile püskürterek sürmekte kullanılan tabanca biçiminde araç … Çağatay Osmanlı Sözlük
duş — is., Fr. douche 1) Temizlik veya tedavi amacıyla suyu yüksekten üzerine doğru püskürtme yoluyla yıkanma Soğuk bir duş, sonra da deliksiz bir uyku! A. İlhan 2) Bu biçimde yıkanmaya yarayan alet Birleşik Sözler duş kabini duş teknesi el duşu … Çağatay Osmanlı Sözlük
jet motoru — is. Yüksek basınçla ve çok büyük hızla gaz akışını püskürtme sistemiyle en yüksek düzeyde itme gücü yaratan motor, tepkili motor … Çağatay Osmanlı Sözlük
kumlama — is. 1) Çam türü ağaçlarda yıl halkaları arasındaki görüntü ayrımını daha da belirtmek için yüzeye, hava basıncından yararlanarak kum püskürtme 2) Oyma işlerinde, çukurda kalan yüzeyleri özel dişli araçlarla pürüzlü duruma getirme … Çağatay Osmanlı Sözlük
makine — is., tek., İt. macchina 1) Herhangi bir enerji türünü başka bir enerjiye dönüştürmek, belli bir güçten yararlanarak bir işi yapmak veya etki oluşturmak için çarklar, dişliler ve çeşitli parçalardan oluşan düzenekler bütünü Tıraş makineleri ile… … Çağatay Osmanlı Sözlük
püskürtücü — is. Püskürtme işini yapan araç, sprey … Çağatay Osmanlı Sözlük
püskürtülmek — nsz Püskürtme işi yapılmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
püskürtüş — is. Püskürtme işi veya biçimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
sülfatlama — is. Mantar hastalıklarına karşı bitkilere bakır sülfat, demir sülfat püskürtme veya bitkileri bu maddelere bulama işlemi … Çağatay Osmanlı Sözlük
