ay karanlığı

ay karanlığı
is.
Bulutlar arkasında kalan ayın yaydığı hafif aydınlık

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • karanlığı deşmek (veya yırtmak) — 1) karanlıkta görmeye çalışmak, aydınlığa çıkmak için çaba harcamak Gözleriyle sokakların karanlıklarını yırtmaya uğraşarak sinirli bir telaş içinde çırpınıyordu. H. R. Gürpınar 2) mec. büyük sıkıntı ve üzüntüden kurtulmak için çabalamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • akşam karanlığı — is. Alaca karanlık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • NECM-İ SÂKIB — Karanlığı delerek geçen parlak yıldız …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • karanlık — sf., ğı 1) Işığı olmayan, bütünü veya bir parçası ışıktan yoksun olan 2) is. Işık olmama durumu Biz, karanlığın içinde ilerliyoruz. H. Taner 3) mec. Yasalara, töreye uygun olmayan Bu karanlık işlerin hesabını sorarlar. M. Ş. Esendal 4) mec.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Emrah — Erdoğan (* 1. Januar 1971 in Ergani, Provinz Diyarbakır), auch bekannt unter seinem Künstlernamen Emrah, ist ein türkischer Sänger und Schauspieler. Er benutzt den Geburtsnamen seiner Mutter İpek als seinen Nachnamen. Emrah verlor seinen Vater im …   Deutsch Wikipedia

  • akşam — is. 1) Gündüzün son ve gecenin ilk saatleri 2) Gece Şimdi, gelelim dün akşam bahsi geçen yüzük hikâyesine... Y. K. Karaosmanoğlu 3) Akşam ezanı 4) Akşam namazı Birleşik Sözler akşam azadı akşam ezanı akşam gazetesi akşam güneşi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ay — 1. ünl. Birdenbire duyulan acı, ağrı, şaşırma, ürkme veya sevinç anlatan bir söz Ay! Sen mi idin? Ay, ne güzel! 2. is., gök b. 1) Dünyanın uydusu olan gök cismi, kamer 2) Art arda gelen iki yeni ay arasında geçen süre 3) Yılın on iki bölümünden… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • aydınlatmak — i 1) Karanlığı giderip görünür duruma getirmek Işık yüzüne tam tepeden düşüyor ve onu iyice aydınlatıyordu. T. Buğra 2) mec. Bir sorun üzerine bilgi vermek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bodoslama — is., Rum. 1) Bodoslamak işi 2) zf. Doğrudan, pervasızca 3) den. Gemi omurgasının baş tarafından yukarıya uzanan ağaç veya demir direklerden her biri Bir motorun beyaz bodoslaması karanlığı yırtıyor. Z. Selimoğlu Birleşik Sözler bodoslama çemberi… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • cıvıltılı — sf. Cıvıltısı olan Odamın karanlığı içinde onun cıvıltılı konuşmasını dinliyordum. S. Ayverdi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”