serbest su

serbest su
is., -yu, bit. b.
Ağacın göze boşluğunda toplanan su

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • serbest — sf., Far. serbest 1) Hiçbir şarta bağlı olmayan, istediği gibi davranabilen, erkin 2) Tutuklu veya bağımlı olmayan, özgür, hür 3) Zamanını istediği gibi kullanabilen, yapacak bir işi olmayan Öğleyin serbestim, gelebilirsin. 4) Bazı kurallara… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • serbest bırakmak — 1) tutuklu veya gözaltında bulunan birini serbest, özgür duruma getirmek, tahliye etmek Elde hiçbir delil olmadığı için serbest bıraktık. 2) kendi düşüncesi ve iradesine göre davranmasına izin vermek Akli muvazenesi pek sağlam bulunmadığı için… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • serbest bölge — is., ekon. Bir ülkenin gümrük sınırları dışında konuşlandırılan ve ticaret rejimi açısından kısmen veya tamamen gümrük mevzuatı dışındaki düzenlemelere tabi olan, uluslararası liman veya havaalanına yakın yerlerde kurulan bölge, açık bölge,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • serbest çalışma — is. Belli bir iş yerine bağlı kalmaksızın yapılan iş Askerlikten sonra iki yıl adliyede mübaşirlik yapmış, sonra kendi deyimiyle devlet kapısından ayrılarak serbest çalışmayı seçmişti. N. Cumalı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • serbest mıntıka — is., ekon. Serbest bölge …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • serbest — (F.) [ ﺖﺴﺑﺮﺱ ] 1. özgür. 2. kayıtsız …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • SERBEST — f. Kayıtsız. Başıboş. İstediği gibi hareket edebilen. * Sıkılmayan. * Engelsiz …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • serbest elektron — is., fiz. Doğal elektrik yükünün oluşturduğu demetler …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • serbest enerji — is. Kullanımı belli kurallara bağlı olmayan enerji …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • serbest güreş — is., sp. Tehlikeli olabilecek bazı oyunların dışında vücudun her yanına oyun uygulanabilen bir güreş türü …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”