- su dolabı
- is.
Kuyudan su çıkarmaya yarayan çark
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
su dolabı
Look at other dictionaries:
dolabı bozulmak — 1) kurduğu iş düzeni bozulmak 2) mec. hilesi ortaya çıkmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
evrak dolabı — is. Dosyaları, diğer yazı ve belgeleri saklamakta kullanılan dolap Arkadaşım Doktor Nâzım ın küçük lojmanında, bir eski evrak dolabı vardı. Y. K. Beyatlı … Çağatay Osmanlı Sözlük
banyo dolabı — is. Banyo için gereken malzemelerin içinde bulundurulduğu dolap … Çağatay Osmanlı Sözlük
baş üstü dolabı — is. Uçaklarda, otobüslerde el bagajını koymaya yarayan kapaklı dolap … Çağatay Osmanlı Sözlük
bostan dolabı — is. Sebze bahçesini sulamak için bir at bağlanarak diklemesine dönen kovalarla kuyudan su çıkarmaya yarayan dolap … Çağatay Osmanlı Sözlük
çalışma dolabı — is. Üst yüzeyinde çalışma tablası bulunan, ön yüzeyinde kapak ve çekmeceleri olan mobilya … Çağatay Osmanlı Sözlük
çamaşır dolabı — is. Çamaşır saklamada kullanılan çekmeceli dolap … Çağatay Osmanlı Sözlük
ecza dolabı — is. 1) Evde veya iş yerlerinde, içerisinde ilk yardım için gerekli ilaç ve sağlık malzemelerinin bulundurulduğu dolap Ecza dolabından bir komprime alarak içti. C. Uçuk 2) Eczanelerin bulunmadığı yerleşim birimlerinde ilgili yasalar doğrultusunda… … Çağatay Osmanlı Sözlük
elbise dolabı — is. İçindeki askılara giysi asılan, genellikle tahtadan yapılan ve özel bölmeleri olan mobilya Bir defasında bunun elbise dolabının karanlık aynasında boğulan gün ışığı olduğunu anlamıştı. P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
emanet dolabı — is. Emanetçinin aldığı para veya eşyayı sakladığı mobilya … Çağatay Osmanlı Sözlük
kahve dolabı — is. Kahve kavrulan döner kap … Çağatay Osmanlı Sözlük
