- su keteni
- is., bit. b.
Birleşikgillerden, sulak yerlerde yetişen, boyu 1,5 m kadar olabilen, bir türü pembe çiçekli bitki, yaban keteni (Eupatorium cannabinum)
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
yaban keteni — is., bit. b. Su keteni … Çağatay Osmanlı Sözlük
bataklık keteni — is., bit. b. Pamuk otu … Çağatay Osmanlı Sözlük
keten — is., bit. b., Ar. kettān 1) Ketengillerden, çiçekleri mavi renkte ve beş taç yapraklı, lifleri dokumacılıkta kullanılan bir bitki (Linumusitatissimum) 2) sf. Bu bitkinin liflerinden yapılmış (dokuma vb.) Saçları, yüzü, bolerosu, keten elbisesi,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bataklık — is., ğı 1) Çok derin olmayan sularla örtülü batak bölge Bataklıklarda birçok hayvan yığıldı kaldı. Ö. Seyfettin 2) mec. Uygunsuz ve kötü, ahlak dışı durum Bizler kendisini bu bataklıktan kurtarmak için fazlasını bile yaptık. E. İ. Benice Birleşik … Çağatay Osmanlı Sözlük
filarizlemek — i Keteni döverek tel durumuna getirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
pamuk otu — is., bit. b. Papirüs familyasından, bataklıklarda yetişen bir bitki, bataklık keteni (Eriophorum) … Çağatay Osmanlı Sözlük
su — 1. is., yu Sutaşı 2. is., yu 1) Hidrojenle oksijenden oluşan, sıvı durumunda bulunan, renksiz, kokusuz, tatsız madde, ab Dere suyu tekmil çamur. Halk kuyu suyu içmek mecburiyetinde... R. N. Güntekin 2) Bu sıvıdan oluşan kitle, deniz, akarsu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
tam asalak — is., ğı, bit. b. Toprağa ve özümlemeye bağlı bütün besinlerini konakçıdan sağlayan bitki asalağı Yaban keteni tam asalak bir bitkidir … Çağatay Osmanlı Sözlük
yaban — is., Far. yābān 1) İnsan yaşamayan ıssız yer 2) Issız yerde yaşayan veya yetişen canlı Yaban keçisi. Yaban kedisi. Yaban sarımsağı. 3) sf. Issız Yalnız, yaban ormanda yaşayan yerliler bu zehrin ilacını bilirler. F. R. Atay 4) hlk. Yabancı, el,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
titmek — didik didik etmek, yün ve keteni kabartmak, pamuku tohumundan ayırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük