şirret

şirret
sf., Ar. şirret
Geçimsiz, huysuz, kavga çıkarmaktan hoşlanan, edepsiz (kimse)

Melek kadar masum / Yok canım şeytan kadar şirret.

- B. Necatigil

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • şirret — (A.) [ تﺮﺵ ] 1. kötülük. 2. kötü insan …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • ŞİRRET — Terbiyesizlik, hayasızlık, edebsizlik. * Geçimsiz, huysuz ve kavgacı …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • şiret — ŞIRÉT1, şireturi, s.n. 1. Bentiţă îngustă de bumbac, ţesută tubular sau în fâşie, care, petrecută prin butoniere speciale, serveşte pentru a lega sau a strânge încălţămintea sau diferite obiecte de îmbrăcăminte. ♦ Fâşie îngustă şi groasă de… …   Dicționar Român

  • σερέτης — ο, θηλ. σερέτισσα, Ν δύστροπος, βαρύς, ζόρικος. [ΕΤΥΜΟΛ. < τουρκ. şirret] …   Dictionary of Greek

  • belalı — sf. 1) Yorucu, üzücü, can sıkıcı Bu belalı işin iyi gitmeye başlamasının daha ucundayız. H. R. Gürpınar 2) Kavgacı, şirret 3) is. Yolsuz kadının zorba dostu Belalıları başından taşkın kadınlarla uğraşacak yaşta değiliz. R. H. Karay …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • cadaloz — sf. 1) Çok konuşan, huysuz ve şirret (kadın) 2) Çirkin, yaşlı (kadın) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • cafcaf — is., Far. cāfcāf 1) Gösteriş, şatafat Cafcafından geçilmiyor. 2) sf., hlk. Ağız kalabalığı ile bir şeyi elde eden, şirret …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • edepsiz — sf. 1) Utanılacak işleri sıkılmadan yapan, utanmaz, sıkılmaz, terbiyesiz (kimse) 2) Sakınılacak kötü (kimse), şirret Sen şimdi yukarı çıkar, bu edepsizi defedersin. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • eli bayraklı — sf. Şirret, edepsiz, kavgacı (kimse) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • eli maşalı — sf. Kavgacı, şirret, dayak atmayı seven (kimse) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”