- toplum dışı
- sf.
1) Toplumun dışında kalan2) is. Toplum kurallarına uymayan ve toplumun dışında kalan kimse
O güzel kadın, bize toplum dışıların dramını yansıtmaktadır.
- S. İleri
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
O güzel kadın, bize toplum dışıların dramını yansıtmaktadır.
- S. İleriÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
toplum — is., top. b. 1) Aynı toprak parçası üzerinde bir arada yaşayan ve temel çıkarlarını sağlamak için iş birliği yapan insanların tümü, cemiyet İlkel toplum. 2) Topluluk Birleşik Sözler toplum bilimci toplum bilimi toplum dışı toplum dışılama to … Çağatay Osmanlı Sözlük
dış — is. 1) Herhangi bir cisim veya alanın sınırları içinde bulunmayan yer, hariç, iç karşıtı Hafta sonunda şehrin dışına çıkıyoruz. Şehrin artık dışındayız. Bostanlar, bağlar, sürülmüş tarlalar. A. Haşim 2) Bir konunun kapsamına girmeyen şey 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
oyunculuk — is., ğu 1) Oyun oynama işi 2) Sahne sanatçılığı Oyunculuk ki o devirde toplum dışı bir parya işi sayılmaktadır. H. Taner 3) mec. Düzencilik, hilecilik Birleşik Sözler orta oyunculuğu … Çağatay Osmanlı Sözlük
ahlak — is., ç., Ar. aḫlāḳ 1) Bir toplum içinde kişilerin uymak zorunda oldukları davranış biçimleri ve kuralları, aktöre, sağtöre Ahlak düzelmeden hiçbir şey düzelmez. Ç. Altan 2) İyi nitelikler, güzel huylar Bu şoförler hepinizin ahlakını bozdu. M. Ş.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bilim — is. 1) Evrenin veya olayların bir bölümünü konu olarak seçen, deneye dayanan yöntemler ve gerçeklikten yararlanarak sonuç çıkarmaya çalışan düzenli bilgi, ilim Benim sizden istediğim Türkçe yardım, bazı eski yazılı bilim ve tarih gibi ciddi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yasa — is. 1) Olayların gidişinde olağan dışına yer vermeyen, değişmezlik ve mecburiyet gösteren kural Doğa yasaları. 2) huk. Devletin yasama organları tarafından konulan ve uyulması gereken kurallar bütünü, kanun Ceza yasası. 3) Bilimde çok sayıda… … Çağatay Osmanlı Sözlük