- yalın üslup
- is., -bu, ed.
Uzatmalardan, parlak hayalî buluşlardan, süslü benzetmelerden, istiarelerden uzak üslup
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
yalın — 1. is., hlk. Alev 2. sf. 1) Gösterişsiz, süssüz, sade (söz, yazı) 2) hlk. Çıplak, kınından çıkmış Dışarıdan içeriye ellerinde yalın kasaturalarla polisler daldı. E. E. Talu Birleşik Sözler yalın ad yalın ayak yalın cümle yalın durum … Çağatay Osmanlı Sözlük
üslup — is., bu, Ar. uslūb 1) Anlatma, oluş, deyiş veya yapış biçimi, tarz Akşam içinde en büyük üstatların eserleri kadar mükemmel ve muhteşem olan tabiat bize bir eda ve üslup dersi verir. A. Ş. Hisar 2) Bir sanatçıya, bir çağa veya bir ülkeye özgü… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sade — sf., Far. sāde 1) Süsü, gösterişi olmayan, yalın, gösterişsiz İki ufak çocuk konuşarak gidiyor; hâlleri o kadar sade, o kadar sevimli ki imrenmemek mümkün değil. M. Ş. Esendal 2) Şeker katılmamış (kahve) Sade kahve. 3) zf. (sa: de) Yalnızca,… … Çağatay Osmanlı Sözlük