- yer odası
- is.
Tabanı yerle bir olan oda
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
yer — is., gök b. 1) Dünya 2) Bir şeyin, bir kimsenin kapladığı veya kaplayabileceği boşluk, mahal, mekân İzinsiz bir yere gitmek ne haddime? M. Ş. Esendal 3) Gezinilen, ayakla basılan taban Ayıp bir şey gördü mü kulaklarına kadar kızarıyor, gözünü… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yer altı — is. Yerin yüzeyi altındaki bölümü Burası soğuk, ıslak bir yer altı odası... M. Ş. Esendal Birleşik Sözler yer altı çarşısı yer altı kaynakları yer altı merdiveni yer altı suları yer altı treni … Çağatay Osmanlı Sözlük
makine odası — is. 1) Makinelerin onarıldığı yer 2) Sinemalarda sinema makinesinin bulunduğu yer … Çağatay Osmanlı Sözlük
beslenme odası — is. Anaokulu, ilköğretim okulu vb. eğitim kurumlarında yemek yenilen yer … Çağatay Osmanlı Sözlük
halk odası — is. Küçük yerleşim bölgelerinde toplu görüşme için yapılmış küçük yer, oda … Çağatay Osmanlı Sözlük
köy odası — is. Köylülerin çeşitli toplantılar yaptıkları veya konukların köyde kalması için hazırladıkları yer … Çağatay Osmanlı Sözlük
makyaj odası — is. Televizyon, sinema, fotoğrafçılık ve reklamcılıkta filmin çekiminden önce gerekli makyajın yapıldığı yer … Çağatay Osmanlı Sözlük
müzik odası — is. Müzik dinlemeye ayrılmış yer … Çağatay Osmanlı Sözlük
reji odası — is. Sinema, tiyatro, radyo ve televizyon oyunlarında oyunun yönetildiği yer … Çağatay Osmanlı Sözlük
oda — is. 1) Evin veya herhangi bir yapının oturma, çalışma, yatma gibi işlere yarayan, banyo, salon, giriş vb. dışında kalan, bir veya birden fazla çıkışı olan bölmesi, göz Hâlâ kapısı aralık duran odaya doğru koştu. S. F. Abasıyanık 2) Serbest meslek … Çağatay Osmanlı Sözlük