yozlaşmak

yozlaşmak
nsz
1) Özündeki iyi nitelikleri birtakım dış etkenlerle zamanla yitirmek, soysuzlaşmak, özünden uzaklaşmak, bozulmak, dejenere olmak, tereddi etmek
2) Dönüşen

Giderek soğuk bir su serpintisine yozlaşan yağmur, ortalığa garip bir kış serinliği getirmişti.

- A. İlhan
3) Bir şey, manevi anlamda değer yargılarını, özelliklerini ve niteliklerini yitirmek, bozulmak, dejenere olmak, özünden uzaklaşmak

Toplumun yozlaştığı anlarda bazı kesimler bu yozlaşmanın da tadını çıkarırlar.

- H. Taner

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно сделать НИР?

Look at other dictionaries:

  • yufgadmak — yozlaşmak, dik ba;lı olmak II, 354bkz: yufgatmak, yuwgalanmak …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • yufgatmak — yozlaşmak, dik başlı olmak II, 354bkz: yufgadmak, yuwgalanmak …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • dejenereleşmek — nsz 1) Soysuzlaşmak 2) Yozlaşmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kurulaşmak — nsz 1) Kuru duruma gelmek 2) mec. Yoksullaşmak, yozlaşmak, muhtevasızlaşmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • soysuzlaşmak — nsz 1) Biyolojik, toplumsal, doğal bozulmaya, dağılmaya uğramak, tefessüh etmek 2) Yaşama biçimi ve görevlerinde gerilemek, bozulmak, yozlaşmak, tefessüh etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yavanlaşmak — nsz 1) Yavan duruma gelmek 2) Yozlaşmak Gün günden daha yavanlaşıyoruz. Bunu da eski ile kıyaslayınca daha iyi anlıyoruz. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yozlaşma — is. Yozlaşmak işi, tereddi, dejenerasyon …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tereddi etmek — soysuzlaşmak, yozlaşmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dejenere olmak — 1) soysuzlaşmak 2) yozlaşmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”