- beğenmemek
- 1) kuşku duymak, kuşku ile karşılamak
Ben bu işin sonunu beğenmiyorum.
2) küçümsemek, hor görmek
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Ben bu işin sonunu beğenmiyorum.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
adam beğenmemek — herkesi değersiz görmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
burun bükmek — beğenmemek, önem vermemek ... şöyle demiştim, böyle yapmıştım, diyene burun büker. Y. K. Beyatlı … Çağatay Osmanlı Sözlük
noksan bulmak — beğenmemek, uygun bulmamak Eniştem zaten bizim terbiye ve tahsilimizi birçok bakımdan noksan bulurdu. A. Ş. Hisar … Çağatay Osmanlı Sözlük
adam — is., Ar. ādem 1) İnsan 2) Erkek kişi, kadın karşıtı İyi bir adam isterse, babası da verirse, varacak. M. Ş. Esendal 3) Birinin yanında ve işinde bulunan kimse Kendisi gayet kibirli, öfkeli olduğu için hizmetçileri ve adamları korkarlar. K. Tahir… … Çağatay Osmanlı Sözlük
beğenmek — i 1) İyi veya güzel bulmak Kuvvetini beğenen Murat farkına varmadan gülümsediğini neden sonra fark etti. R. H. Karay 2) nsz Benzerleri arasından birini seçip ayırmak Otellerden bir otel beğeneceğiz. R. H. Karay 3) Onaylamak, kabul etmek, tasvip… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bunmak — nsz, ar, hlk. Beğenmemek, azımsamak, küçümsemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
seçmek — i, er 1) Benzerleri arasında hoşa gideni seçip almak veya yararlanmak için ayırmak Ben bu kitabı seçtim. 2) Birine oy vererek bir göreve getirmek Biz sizi başkanlığa seçtik. 3) Üstün, iyi, uygun bularak yeğlemek Benim ne akla hizmet edip de… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yermek — i, er 1) Kötülüklerini söylemek, zemmetmek 2) Birinin veya bir şeyin kusurlarını ortaya koymak, hicvetmek, övmek karşıtı 3) Beğenmemek, hoşlanmamak, tiksinmek Birleşik Sözler kireçyeren … Çağatay Osmanlı Sözlük
burun kıvırmak — önem vermemek, küçümsemek, beğenmemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
aşağı görmek — küçük görmek, beğenmemek, hor görmek … Çağatay Osmanlı Sözlük