- çıktı almak
- bilgisayarda bulunan bir metni kâğıda yazdırmak
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
çıktı — is., tic. 1) Üretim sonucu ortaya çıkan ürün, girdi karşıtı 2) Artık Sanayi çıktısı. 3) Bilgisayarda yazılan bir metnin kâğıda dökülmüş biçimi 4) Mezuniyet belgesi Birleşik Sözler girdisi çıktısı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller çıktı almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
gemi azıya almak — 1) at, gemi azıları arasına alıp etkisiz bırakarak süvarisinin yönetiminden çıkmak ve alabildiğine koşmak 2) mec. söz dinlemez olmak Kim var kim yok geldi toplandı. Derken her kafadan bir ses çıktı, kimi kâh nalına, kâh çivisine vurdu, kimi gemi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
göze almak — gelebilecek her türlü zararı ve tehlikeyi önceden kabul etmek ... yerine çocukları için her fedakârlığı göze almış gayretli bir aile babası çıktı. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
print etmek — çıktı almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
su — 1. is., yu Sutaşı 2. is., yu 1) Hidrojenle oksijenden oluşan, sıvı durumunda bulunan, renksiz, kokusuz, tatsız madde, ab Dere suyu tekmil çamur. Halk kuyu suyu içmek mecburiyetinde... R. N. Güntekin 2) Bu sıvıdan oluşan kitle, deniz, akarsu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
reçete yaptırmak — reçetede yazılı olan ilaçları hazırlatmak veya satın almak Tramvay caddesine çıktı, bir eczaneye girdi, reçete yaptırdı. T. Buğra … Çağatay Osmanlı Sözlük
keyfini çıkarmak — (bir şeyin) bir şeyden iyice tat almak ... pazarın keyfini çıkarmak için saat ona doğru villanın ucu deniz kıyısına varan bahçesine çıktı. S. Kocagöz … Çağatay Osmanlı Sözlük