- dalkavukluk etmek
- dalkavuğa yaraşır biçimde davranmak
Ötekiler dalkavukluk değil, âdeta benimle kavga ediyorlardı.
- A. Rasim
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Ötekiler dalkavukluk değil, âdeta benimle kavga ediyorlardı.
- A. RasimÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
dalkavukluk — is., ğu 1) Dalkavuk olma durumu 2) Dalkavukça davranış, şaklabanlık Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller dalkavukluk etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
çanak yalayıcılık etmek — dalkavukluk etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
yağcılık etmek — (birine) birine dalkavukluk etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
yalakalık etmek — yaranmak amacıyla aşırı derecede dalkavukluk etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
çanak yalamak — dalkavukluk etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
hulus çakmak — dalkavukluk etmek, yaranmaya çalışmak Yağlı ballı huluslar çakıp gidiyorlardı. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
yaramsınmak — dalkavukluk etmek, I I, 263 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
yaltaklanmak — nsz Birine hoş görünmek için onursuzca davranmak, dalkavukluk etmek, tabasbus etmek Ona buna yaltaklanan hizmetçi Şükriye nin bu numaralarından faydalanırdı. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
eteklemek — i 1) Birinin eteğini saygı göstermek amacıyla öpmek veya öper gibi yapmak Sedirin yanına varıp hanımı etekledi. E. E. Talu 2) mec. Yaranmaya çalışmak, dalkavukluk etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
takla atmak — 1) takla hareketini yapmak 2) mec. çok sevinmek Biz senin yaşındayken iki altına takla atardık. F. R. Atay 3) mec. bir kimseye yaranmak için onun hoşuna giden davranışlarda bulunmak, dalkavukluk etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük