- tek bir
- 1) olumlu cümlelerde, yalnız bir
Tek bir kişi var.
2) olumsuz cümlelerde, hiçbirTek bir kişi yok.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Tek bir kişi var.
Tek bir kişi yok.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
tek|bir — «tehk BIHR», noun. an Arab cry of victory, “Allah Akbar” (“God is greater”). ╂[< Arabic tekbīr to exalt < kabura to be great] … Useful english dictionary
tek — 1. sf. 1) Eşi olmayan, biricik, yegâne Hamit, biliyorsunuz edebiyatımızın tek dâhisidir. Y. Z. Ortaç 2) is. Birbirini tamamlayan veya aynı türden olan nesnelerden her biri Dirseği hafifçe dizime dokunuyor ve bir saçı, bir tek tel saçı kaşının… … Çağatay Osmanlı Sözlük
tek tanrıcılık — is., ğı, top. b. 1) İnsanın, doğada ve toplumda, ilk veya değişmez sebebi araştırmasına yol açan tarihsel şartların etkisiyle her şeye gücü yeten bir tek tanrı düşüncesine varması, monoteizm 2) din b. Evreni, doğayı ve toplumu yaratıp yöneten,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bir hücreli — sf., biy., hay. b. Yapısı tek bir hücreden oluşan (hayvan veya bitki), bir gözeli, tek hücreli … Çağatay Osmanlı Sözlük
bir gözeliler — is., ç. Yapısı tek bir hücreden oluşan hayvanlar veya bitkiler … Çağatay Osmanlı Sözlük
bir tek atmak — bir kadeh içki içmek Canım şurada bir tek atalım, serinleriz, konuşuruz dediler. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
tek — tek, sadece, bir şey dilemeyerek; gibi, benzetme edatı, I, 334, 353, 354, 490, 497; II I, 155 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
bir abam var atarım, nerede olsam yatarım — tek başına bulunan kimsenin istediği yerde barınıp rahat edebileceğini anlatan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
tek elden — bir yerin veya bir merkezin kumanda ve yönetimi altında olarak … Çağatay Osmanlı Sözlük
bir — is. 1) Sayıların ilki 2) Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı 3) sf. Bu sayı kadar olan Bir kalem. 4) sf. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı) Bir adam sizi arıyor. 5) sf. Tek Allah birdir. 6) sf. Beraber Hep biriz, ayrılmayız … Çağatay Osmanlı Sözlük