- yuvarlanıp gitmek
- 1) eldeki imkânlarla geçinmek
Biz işte aile gibi bir şeyiz burada, büyük hanımı da kendimize uydurduk, yuvarlanıp gidiyoruz.
- R. N. Güntekin2) birdenbire ölmek
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Biz işte aile gibi bir şeyiz burada, büyük hanımı da kendimize uydurduk, yuvarlanıp gidiyoruz.
- R. N. GüntekinÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
tekerlenmek — nsz 1) Yuvarlanmak, dönmek Bir kaza olsa Cambaz Ali belki aletleriyle beraber aşağıya tekerlenecek. R. N. Güntekin 2) mec. Durumu bozulmak, kötüye gitmek 3) mec. Uğraşmak, peşinde koşmak, yuvarlanıp gitmek Normal yaşamının çekişmeleri içinde… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yuvarlanmak — nsz 1) Kendi üzerinde dönerek hareket etmek Fıçı yuvarlanıyor. 2) Dökülerek düşmek Bu hayvancıklara bakarken gözlerimden yaşların yuvarlandığını ve toplandığını duydum. M. Ş. Esendal 3) Devrilmek, düşmek Kapı açılır açılmaz yüzükoyun ve kaskatı… … Çağatay Osmanlı Sözlük