- anlam vermek
- kendince bir yargıya varmak, yorumlamak
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
anlam — is., db. 1) Bir kelimeden, bir sözden, bir davranış veya olgudan anlaşılan şey, bunların hatırlattığı düşünce veya nesne, mana, fehva, valör 2) man. Bir önermenin, bir tasarının, bir düşüncenin veya eserin anlatmak istediği şey Birleşik Sözler… … Çağatay Osmanlı Sözlük
anlam çıkarmak — 1) bir cümleden veya metinden yeni ve değişik bir anlam yakalamak 2) mec. yersiz ve gereksiz bir yargıya varmak, yanlış değerlendirmek; bir söze, söyleyenin aklından geçmeyen bir anlam vermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
anlam kayması — is., dbl. Yeni bir anlam vermek üzere kelimelerin gerçek anlamlarından kayarak kalıplaşmaları Dil dökmek, ağız yoklamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
anlamlandırmak — i 1) Anlamını açıklamak 2) Anlam vermek, anlam kazandırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
mana çıkarmak — 1) yersiz bir yargıya varmak, yanlış değerlendirmek 2) bir söze, söyleyenin aklından geçmeyen bir anlam vermek 3) anlam çıkarmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
ekşimek — nsz 1) Ekşi duruma gelmek Yoğurt ekşidi. 2) Mayalanmak Hamur ekşidi. 3) argo Utanmak, mahcup olmak 4) argo Sırnaşmak, ısrar etmek 5) hlk. Kaşlarını çatıp yüzüne küskün veya dargın bir anlam vermek, somurtmak Çardak tan Rabiye nin çıktığını… … Çağatay Osmanlı Sözlük
manalandırmak — i Anlam vermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
süzülmek — nsz 1) Süzme işine konu olmak Bal süzüldü. 2) Akmak Gözlerimden yaşlar süzüldü. 3) Kuş kanatları gerili olarak görünür bir hareket yapmadan havada ilerlemek Kuş, gene havada süzülüp daireler çiziyor. M. Ş. Esendal 4) mec. Sessizce ve görünür bir… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yormak — 1. i, ar 1) Yorgun duruma getirmek Teknik teferruatla okurlarımı yormak istemiyorum. F. R. Atay 2) mec. Sıkıntıya sokmak, üzmek Ömer, kalbimi en çok yoran bir sima gibi hatırımda kaldı. H. E. Adıvar 2. i, e, ar 1) Bir anlam vermek, yorumlamak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yorumlamak — i 1) Bir yazıyı veya bir sözü yorum yaparak açıklamak, tefsir etmek 2) Bir olaya, bir duruma bir anlam vermek, tabir etmek Hasan Bey istediği gibi yorumlayabilir, bu beni ilgilendirmez. H. E. Adıvar 3) müz., tiy. Bir müzik parçasını, bir tiyatro… … Çağatay Osmanlı Sözlük