- arzu etmek
- yürekten istemek
Düşündüğüm, arzu ettiğim gibi saf bulduğum bu adama hürmet ederdim.
- M. Ş. Esendal
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Düşündüğüm, arzu ettiğim gibi saf bulduğum bu adama hürmet ederdim.
- M. Ş. EsendalÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
arzu — is., Far. ārzū 1) İstek, dilek Kendi arzumla Anadolu ya gitmek kararını verdim. R. H. Karay 2) Heves İçimde nice zamandan kalma bir arzu var. A. İlhan Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller arzu duymak arzusu kalmak arzu etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
arzu duymak — birine veya bir şeye karşı istek duymak Koşmak, raksetmek, tehlikeli jimnastik hünerleri icra etmek arzuları duyuyordum. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
tilemek — arzu etmek, istemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kösemek — arzu etmek III, 265 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
temennî — (A.) [ ﯽﻨﻤﺕ ] istek, arzu. ♦ temennî edilmek arzu edilmek. ♦ temennî etmek arzu etmek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
dilemek — i 1) Birinden bir şeyin yapılmasını istemek, rica etmek, arzu etmek Yalnız bu hususta beni bağışlamanızı dilerim. M. Ş. Esendal 2) nsz Biri için bir dilekte bulunmak Karadakiler her lisandan hayırlı yolculuklar dilediler. R. H. Karay 3) mec.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
özlemini duymak — yürekten istemek, arzu etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
can atmak — şiddetle arzu etmek, çok istemek Gözüne kestirdiği, daha doğrusu, suçlamak için can attığı birisi var. T. Buğra … Çağatay Osmanlı Sözlük
yürekten çağırmak — aşırı derecede arzu etmek, istemek Bu kadar yürekten çağırma beni / Bir gece ansızın gelebilirim. Şarkı … Çağatay Osmanlı Sözlük
köñüllenmek — gönüllenmek; (çocuk) düşünmek ve anlamak; arzu etmek, II I, 408 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini