kız gibi

kız gibi
1) kıza benzeyen

Kız gibi oğlan.

2) utangaç
3) argo çok güzel ve yeni

Şimdi de kucağında evirip çevirdiği İngiliz malı, kız gibi mavzerine bakıyor, gözlerini ondan ayırmıyordu.

- T. Buğra

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Look at other dictionaries:

  • kız — is. 1) Dişi çocuk Düşüncesi bu noktaya gelince birdenbire Azize nin küçük kızını hatırladı. H. E. Adıvar 2) Bakire Bulursam namuslu bir kızla evleneceğim. B. R. Eyuboğlu 3) Üzerinde kadın resmi bulunan iskambil kâğıdı Karo kızı. 4) ünl. Dişi… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kız kuş — insan üzerine düşecek gibi alçaktan uçan ve tüylerinin rengi bukalemuna benzeyip aç ılınca renkten renge giren bir ku ş, I, 326, 332 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • kiz — kutu, misk kutusu, taht, kürsü, sandık, kap, heybe gibi îeyler I, 327; III, 318 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • sakız gibi — 1) çok temiz, çok beyaz Kız kucağında hiç kullanılmamış, sakız gibi bir çamaşır sepeti ile çadırdan çıktı. O. C. Kaygılı 2) ayrılmak bilmez, yapışkan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • köpek gibi — çok yaltaklanan Kız ona derdini yanarken, paşanın Tevfik i buldurması için köpek gibi yalvarırken, o gözlerini tavana dikiyor, cevap vermiyordu. H. E. Adıvar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ayın on dördü gibi — yüzü çok güzel (kadın veya kız) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • biblo gibi — ufak tefek, zarif (kız) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ilik gibi — 1) çok lezzetli, iyi pişmiş (et) 2) argo çok güzel, istek uyandıran (kadın veya kız) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sülün gibi — boylu boslu ve yürüyüşü güzel (kız veya kadın) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • besleme gibi — giydiğini kendine yakıştıramayan (kız) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”