bellek — is., ği, ruh b. 1) Yaşananları, öğrenilen konuları, bunların geçmişle ilişkisini bilinçli olarak zihinde saklama gücü, dağarcık, akıl, hafıza, zihin Böylelerini dinlediğimizde, belleğimizde sözleri, hiç mi hiç, kalmaz. S. Birsel 2) bl. Bir… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bellek kaybı — is., tıp Bellek yitimi Karısı kocasının bir bellek kaybı krizine tutulduğunu sanmakta olduğunu söylemiştir. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
hafıza yitimi — is., tıp Bellek yitimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
yitim — is. Kayıp Bunun yitimi sizden sorulur. Onun ölümü büyük bir yitimdir. Birleşik Sözler acı yitimi bellek yitimi benlik yitimi duyum yitimi hafıza yitimi irade yitimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
amnezi — is., tıp, Fr. amnésie Bellek yitimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
hafıza kaybı — is., tıp Bellek yitimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
hafıza — is., ruh b. Bellek Hafızamı kilitlemiştim, maziyi hiç çıkaramıyordum, küflensin kalsın orada diyordum. A. Gündüz Birleşik Sözler hafıza kaybı hafıza yitimi Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller hafızayı yoklamak … Çağatay Osmanlı Sözlük