- hesaba katmak
- dikkate almak, göz önünde bulundurmak
Hem benim avukat veya yargıç olmak isteyip istemediğimi de hesaba kattıkları yoktu.
- N. Cumalı
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Hem benim avukat veya yargıç olmak isteyip istemediğimi de hesaba kattıkları yoktu.
- N. CumalıÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
hesap — is., bı, Ar. ḥisāb 1) Aritmetik 2) Matematiksel işlem 3) Alacaklı veya borçlu olma durumu Al eline kalemi, şu benim hesapları görüver. S. F. Abasıyanık 4) Ödenecek ücretin dökümünü ve tutarını gösteren kâğıt, hesap pusulası, adisyon 5) Oranlama,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
saymak — i, ar 1) Bir şeyin kaç tane olduğunu anlamak için bunları birer birer elden veya gözden geçirmek, sayısını bulmak Nara sormuşlar: Tanelerin kaç tane? Yiyenler saysın bana ne demiş. B. R. Eyuboğlu 2) Sayıları arka arkaya söylemek Birden ona kadar… … Çağatay Osmanlı Sözlük
göz önünde tutmak (veya bulundurmak) — herhangi bir durumun nasıl bir sonuca yol açacağını hesaba katmak, dikkate almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
itibara almak — göz önünde tutmak, hesaba katmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
dikkate almak — göz önünde bulundurmak, hesaba katmak, gereğini düşünmek Etrafındaki dedikoduları dikkate alıp onun öfkeye kapılacağını tahmin edin. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük