- bir ölçüde
- zf.
Biraz, belli oranda
Kızın gebe olmadığı, bakire olduğu anlaşıldığı için bir ölçüde rahatlamışlardı sanırım.
- E. Bener
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Kızın gebe olmadığı, bakire olduğu anlaşıldığı için bir ölçüde rahatlamışlardı sanırım.
- E. BenerÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
bir — is. 1) Sayıların ilki 2) Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı 3) sf. Bu sayı kadar olan Bir kalem. 4) sf. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı) Bir adam sizi arıyor. 5) sf. Tek Allah birdir. 6) sf. Beraber Hep biriz, ayrılmayız … Çağatay Osmanlı Sözlük
olgunlaşma — is. Olgunlaşmak işi Çocuğun gelişmesi bir ölçüde olgunlaşma, bir ölçüde öğrenme yoluyla olur … Çağatay Osmanlı Sözlük
dağılım — is. 1) Dağılarak birbirinden ayrılma 2) top. b. Bir toplumda, bir kümede incelenen bir veya birçok özelliğin zamana, yere, seçilen herhangi bir değişkene göre hesaplanan sayısal ve oransal dağılışı 3) db. Bir ses biriminin, anlam biriminin… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ölçü — is. 1) Bir niceliği, o nicelik için kabul edilmiş birimlerden birine göre oranlayarak değerlendirme, mizan 2) Bu değerlendirmede kullanılan birim, ölçme birimi Ziyanımız, ölçülere sığmayacak kadar büyüktür. R. E. Ünaydın 3) Ölçme sonucu bulunan… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sahne — is., Ar. ṣaḥne 1) İzleyicilerin kolayca görebilmeleri için genellikle yerden belli bir ölçüde yüksek yapılan, oyun, müzik vb. gösteri yapmaya uygun yer 2) Görüntü Resim bir av sahnesini canlandırıyordu. 3) mec. Tanık olunan, gözlenen olay… … Çağatay Osmanlı Sözlük
HAKAİK-I NİSBİYE — Nisbete, ölçüye göre olan hakikatlar.(Hakaik ı nisbiye denilen şeyler, kâinatın eczası arasında bulunan rabıtalardır. Ve kâinattaki nizam, ancak hakaik ı nisbiyeden doğmuştur. Ve hakaik ı nisbiyeden kâinatın envaına bir vücud u vahid in ikas… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
küçük çapta — sf. 1) Belirli bir ölçüde 2) Yaygın olmayan … Çağatay Osmanlı Sözlük
MAKET — Fr. Bina, şehir gibi eserlerin, belirli bir ölçüde küçültülmüş modeli … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
cezbeye tutulmak (veya kapılmak) — bir duygu veya bir inanışın etkisiyle aşırı ölçüde coşup kendinden geçmek Cezbeye tutulmuş gibi haykırdım, Türkçe haykırdım. A. Gündüz … Çağatay Osmanlı Sözlük
ateş düştüğü yeri yakar — bir acıyı onu çekenden başkası tam anlayamaz veya aynı ölçüde üzülemez anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük