bira — is., İt. birra Arpa ile şerbetçi otunun mayalandırılmasıyla yapılan bir içki, arpa suyu Onu iki bardak bira içmeye razı etmişti. R. N. Güntekin Birleşik Sözler bira bardağı birahane bira mayası … Çağatay Osmanlı Sözlük
birahaneci — is. Birahane işleten kimse Parayı birahaneci, meyhaneci gibi adamlara verirsek günah değil. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
gazino — is., İt. casino 1) Yemek yenilen, gösteri izlenen, müzik dinlenen, bazen oyun sergilenen eğlence yeri Gazinonun önündeki büyük tenha yoldan hiçbir ses gelmiyor. P. Safa 2) Büyük kahvehane ve birahane Birleşik Sözler aile gazinosu … Çağatay Osmanlı Sözlük
hane — is., Far. ḫāne 1) Ev, konut 2) Ev halkı Oğlan iyiydi; becerikli, yumuşak huyluydu ama hanesi kalabalıktı. N. Cumalı 3) Bir bütünü oluşturan bölümlerden her biri, bölük, göz Dama tahtasında altmış dört hane vardır. 4) mat. Basamak 5) müz. Klasik… … Çağatay Osmanlı Sözlük