- birdenbire
- zf.
Ansızın
Birdenbire bulunduğumuz odanın kapısı açılıverdi.
- S. F. Abasıyanık
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Birdenbire bulunduğumuz odanın kapısı açılıverdi.
- S. F. AbasıyanıkÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
FEC'ET — Birdenbire … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
damdan düşer gibi (veya düşercesine) — birdenbire ve yersiz olarak Damdan düşer gibi birdenbire söyleyecek, açacak olursam itiraz eder. M. Yesari … Çağatay Osmanlı Sözlük
yüreği yerinden oynamak — birdenbire heyecanlanmak veya korkmak Odanın içinde birdenbire kızılca kıyamet kopmasın mı zavallı halamın yüreği yerinden oynamış. A. Ş. Hisar … Çağatay Osmanlı Sözlük
feveran etmek — birdenbire öfkelenmek, köpürmek, parlamak Beni dinlemeden öyle feveran etme ... hiddetlenme! E. E. Talu … Çağatay Osmanlı Sözlük
gök delinmek — birdenbire çok ve hızlı yağmur yağmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kahkaha tufanı kopmak — birdenbire toplu olarak kahkaha atmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yağmur boşanmak — birdenbire çok yağmur yağmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
zemberek gibi — birdenbire, aniden Halim zemberek gibi boşanıyor, sağa bir omuz, sola bir omuz, kalabalığı yarıp Korkut un karşısına dikiliyor. A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
zınk diye durmak — birdenbire durmak Askerî bir cip, Camekân Sokağı nı sarsıla sarsıla geçti, apartmanın kapısı önünde zınk diye durdu. A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
alkış kopmak — birdenbire güçlü bir biçimde el çırpılmak … Çağatay Osmanlı Sözlük