- ak
- is.
1) Kar, süt vb.nin rengi, beyaz, kara ve siyah karşıtı2) sf. Bu renkte olan
Ablak yüzlü, kısa kesilmiş ak sakallı bir adamdı.
- M. Ş. Esendal3) Beyaz lekeBir gözünde ak var.
4) Bazı şeylerde beyaz bölümYumurta akı.
Gözün akı.
5) sf., mec. Temiz6) sf., mec. Dürüst7) sf., mec. Sıkıntısız, rahatAk günler göresin.
Birleşik Sözler- ak ağa- akağaç- akamber- akasma- akbaba- akbakla- akbalık- akbasma- akbaş- ak benek- akbuğday- akburçak- akciğer- akdarı- ak demir- akdiken- akdoğan- akdut- ak gözlü- akgünlük- akhardal- ak kan- akkavak- akkefal- akkor- akkuş- akkuyruk- aklevrek- ak madde- akmantar- ak pak- akpas- akpelin- aksakal- aksedir- aksoğan- aksöğüt- aksu- aksuna- aksungur- aktaş- aktavşan- aktöre- aktutma- ak yel- ak yem- akyuvar- akzambak- yüzü ak- göz akı- yüz akıAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.