- eteği arı
- sf.
Namuslu, iffetli
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
arı — 1. sf. 1) Temiz, münezzeh 2) Yabancı şeylerden arınmış, katışıksız, saf, halis 3) Günahsız Birleşik Sözler arı kil arı sili eteği arı 2. is., hay. b. Zar kanatlılardan, bal ve bal mumu yapan, iğnesiyle sokan böcek (Apis mellifica) Birleşik Sözler … Çağatay Osmanlı Sözlük
etek — is., ği 1) Giysinin belden aşağıda kalan bölümü 2) Bedenin belden aşağısına giyilen, değişik biçimlerde, genellikle kadın giysisi, eteklik Sevim in eteği bir dikene takılıp yırtılmış, beyaz potinleri çamura batmıştı. R. N. Güntekin 3) Giysinin… … Çağatay Osmanlı Sözlük
temiz — sf., Ar. temyīz 1) Kirli, lekeli, pis, bulaşık olmayan, arı, pak İçki yerine soğuk su, temiz ayran... var. F. R. Atay 2) Özenle yapılmış Temiz iş. Temiz dayak. 3) Çok az kullanılmış veya hiç kullanılmamış olan, özrü olmayan Temiz araba. 4)… … Çağatay Osmanlı Sözlük