sedasız ünsüz

sedasız ünsüz
is., dbl.
Ötümsüz ünsüz

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • ünsüz — sf. 1) Ünü olmayan, gösterişsiz, şöhretsiz 2) is., dbl. Ses yolunda bir engele çarparak çıkan ses, sessiz, sessiz harf, konson, konsonant Birleşik Sözler ünsüz benzeşmesi ünsüz düşmesi ünsüz göçüşmesi ünsüz ikizleşmesi ünsüz tekleşmesi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sedasız — sf., dbl., esk. Ötümsüz Görürsünüz ki cetlerimizin ağzından çıkmamış sedalı ve sedasız harfler bizim her an ağzımızdan çıkıyor. Y. K. Beyatlı Birleşik Sözler sedasız ünsüz sessiz sedasız …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ötümsüz ünsüz — is., dbl. Ciğerlerden gelen havanın ağız boşluğundaki tam kapalı veya yarı kapalı engellere çarpmasıyla oluşan, titreşimsiz ses veren ünsüz, titreşimsiz ünsüz, süreksiz ünsüz, tonsuz ünsüz, sedasız ünsüz, sert ünsüz: ç, f, h, k, p, s, ş, t …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ötümsüz — sf., dbl. Ciğerlerden gelen havanın ağız boşluğundaki tam kapalı veya yarı kapalı engellere çarpmasıyla oluşan, titreşimsiz ses veren (ünsüz), titreşimsiz, süreksiz, tonsuz, sedasız, sert Birleşik Sözler ötümsüz ünsüz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sessiz — sf. 1) Sesi olmayan, ses çıkarmayan 2) Ses, gürültü çıkarmadan yapılan Sessiz çalışma. 3) Az konuşan, suskun 4) Yumuşak huylu, kendi hâlinde ve sakin (kimse) Kız kardeşi Deniz Yolları levazımında çalışan sessiz bir adamla evlidir. M. Ş. Esendal… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”