- üstün zekâ
- is.
Çabuk, iyi, kıvrak bir zekâ
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
zekâ — is., ruh b., Ar. ẕekāˀ İnsanın düşünme, akıl yürütme, objektif gerçekleri algılama, yargılama ve sonuç çıkarma yeteneklerinin tamamı, anlak, dirayet, zeyreklik, feraset Çok görmüş halk adamlarına mahsus pratik bir zekâsı vardı. R. N. Güntekin… … Çağatay Osmanlı Sözlük
üstün — 1. sf. 1) Benzerlerine göre daha yüksek bir düzeyde olan, onları geride bırakan Zekâsının işlek, hatasız ve çok üstün olduğunu bir daha anlıyorum. R. H. Karay 2) Birine veya bir şeye göre nitelik bakımından daha yüksek, daha elverişli olan, faik… … Çağatay Osmanlı Sözlük
DEVAHİ — (Dâhiye. C.) Büyük belâler. Afetler. Kazâlar. * Çok üstün zekâ sahipleri … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜTEDEHHİYANE — f. Üstün zekâ ve anlayış sâhibi gibi harekette bulunana yaraşır yolda … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ölçüşme — is. Ölçüşmek işi Zekâ ölçüşmesinde çoğu erkeklerden üstün olan Halide Edip ... H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
zehir gibi — 1) çok acı 2) çok soğuk (hava) 3) çok becerikli, usta Zehir gibi şoför. 4) çok üstün Zehir gibi bir zekâ … Çağatay Osmanlı Sözlük