- yuva
- is.
1) Kuşların ve başka hayvanların barınmak, yumurtlamak, kuluçkaya yatmak, yavrularını büyütmek veya yavrulamak için türlü şeylerden yaptıkları ve türlü biçimlerde hazırladıkları barınak
O zamanlar ... mezarlıkların serviliklerine gizlenen eski bülbül yuvaları meşhurdu.
- A. Ş. Hisar2) Genellikle ailenin oturduğu evİnsanın kendi yuvasından daha sıcak ... ve samimi; hiçbir yer olmazdı.
- S. F. Abasıyanık3) İki buçukla dört yaş arası çocukların bakıldığı, okul öncesi eğitim kurumu4) Kimsesizlere veya yoksullara yardım etmek ve onları barındırmak amacıyla açılan yer5) Bir şeyin içinde yerleşmiş olduğu veya yerleştirildiği oyukDiş yuvası. Kilit yuvası.
6) mec. Bazı kötü nitelikli kimselerin çok bulunduğu, toplandığı yerHırsız yuvası.
7) mec. Bir şeyin öğretildiği yerİrfan yuvası.
8) mec. Bir şeyin çok bulunduğu yerBu oda böcek yuvası.
Birleşik SözlerAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.