meydan okumak

meydan okumak
korkmadığını, çekinmediğini açıkça bildirmek, kavga veya yarışmaya çağırmak

Hülasa yüz türlü yüzmek bilir, dalgıçlara meydan okurdu.

- R. H. Karay

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Look at other dictionaries:

  • meydan — is., Ar. meydān 1) Alan, saha Yüz binlerce asker sokakları, meydanları, kırları dolduruyordu. Ö. Seyfettin 2) Yarışma, eğlence veya karşılaşma yeri Şehir kapılarının önündeki meydanlarda davul zurna çalınıyor, cirit, bar oynanıyordu. A. H.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kokorozlanmak — nsz Göz korkutmak, meydan okumak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • alnını karışlamak — (birinin) küçümseyerek meydan okumak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • SADE — (Sayd. dan) Mâzi fiilidir. Avlandı mânâsındadır. ( dan) Bağır, ilân et mânâsına emirdir. Meydan okumak, âciz bırakmak mealinde ve i caz yoluna işaret eder sâd diye okunur. * Sadakat, sıdk gibi mânâlara da gelir …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”